Şarkı Sözü Çevirisi

30 Mart 2024 Cumartesi

Teya Dora Džanum Türkçe Çevirisi
0

Teya Dora Džanum Türkçe Çevirisi

Niko neće džanum
Ni za živu glavu
Da mi leči ranu
Niko neće džanum
Kimse istemez canım
en iyi halimde bile
yaramı sarmak için
kimse istemez canım

Dok tone veče, vraćam isti san
Preda mnom svetac drži crni lan
U more, sure boje, zove me taj glas
Nemam ja sreće, nemam spas (Nemam spas)
Gece çökerken aynı rüyaya geri dönüyorum.
Önümde duran bir aziz siyah bir bez tutuyor.
Bu ses beni denizden çağırıyor.
Şansım kalmadı, benim için kurtuluş yok.

Niko neće džanum, niko neće moju bol
Da ga suze ganu, da mu predam se
Niko neće džanum, niko neće moju bol
Na mom jastuku, bez mira, sanjam zle
Kimse bebeğimi istemiyor, kimse acımı istemiyor.
Gözyaşları tarafından taşınmak, benim için teslim olmak.
Kimse bebeğimi istemiyor, kimse acımı istemiyor.
Yastığımda huzurum yok, kötü rüyalar görüyorum.

Ni do zadnjeg leta, ni do kraja sveta
Sudbina je moja kleta
Ova duša nema dom, ova duša nema ton
Crne zore sveće gore, moje more
Kimse bebeğimi istemiyor, kimse acımı istemiyor.
Gözyaşları tarafından taşınmak, benim için teslim olmak.
Kimse bebeğimi istemiyor, kimse acımı istemiyor.
Yastığımda huzurum yok, kötü rüyalar görüyorum.

Moje more, moje more
Moje more, moje more
Moje more, moje more
Moje more, moje more
Benim denizim, benim denizim.
Benim denizim, benim denizim.
Benim denizim, benim denizim.
Benim denizim, benim denizim.

Ni do zadnjeg leta, ni do kraja sveta
Sudbina je moja kleta
Moje more, moje more
Moje more
Geçen yazdan önce değil, dünyanın sonundan önce değil, kaderim lanetlendi.
Benim denizim, benim denizim.
Benim Denizim.

Niko neće džanum
Ni za živu glavu
Da mi leči ranu
Niko neće džanum
Kimse istemez canım
en iyi halimde bile
yaramı sarmak için
kimse istemez canım

Teya Dora Džanum Türkçe Çeviri
Willie Peyote Frecciarossa Türkçe Çevirisi
0

Willie Peyote Frecciarossa Türkçe Çevirisi

L'amore in casa nostra
(L'amore in casa nostra, l'amore in casa nostra)
Evimizdeki aşk
(Evimizdeki aşk, evimizdeki aşk)

Certi pensieri al buoi nascono per fotterti
Come le zanzare, sembrano elicotteri e non ti lasciano dormire
Chi ha deciso che la notte è un buon momento per capire?
E non per spegnere il cervello con la droga e le serate
Vivere su un'isola che c'ha solo due strade sterrate
E fare pure finta che un po' mi mancate, finché vi dimenticate
Tanto lei mi ama solo se è ubriaca o se è troppo incazzata
Questa relazione è un contratto a chiamata
E se non scrive da due mesi è perché, boh, s'è fidanzata
Speriamo almeno questa vada
Bazı düşünceler karanlıkta seninle dalga geçmek için doğmuştur
Sinekler gibi, seni uyutmayacaklar
Kim gecenin anlamak için iyi bir zaman olduğunu iddia etmiş ki?
Uyuşturucu ve partilerle beynini kapatmanın aksine
İki toprak yolu olan bir adada yaşamak
Ve seni özlüyormuşum gibi davranmak, beni unuttuğun sürece
Beni sadece sarhoşken veya sinirliyken seviyor
Bu ilişki bir çağrı üzerine çalışma kontratı
Ve iki aydır yazmamışsa tabii ki nişanlandığı içindir
Umalım ki en azından şimdiki yürür

E invece non funziona mai
Sei un egoista, narcisista, borderline
Sei solo stronzo? Dimmi tu che scuse hai
Dimmi se lo fai apposta
Boicottarti ogni volta quanto ti costa?
Ama asla yürümez
Egoist, narsist, borderline
Sadece bir pislik misin, söyle, bahanen ne?
Söyle, bilerek mi yapıyorsun?
Her seferinde direnmek, ne pahasına?

L'amore in casa nostra
Dovrebbe esserci ma non funziona mai
Come il WiFi sul Frecciarossa
Chè so già la risposta
L'amore degli inizi
Dovrebbe esserci ma non funziona mai
Come il pos per i tassisti
Amore perché insisti?
L'amore in casa nostra
Non funziona mai
Evimizdeki aşk
Orda olmalı, ama asla yürümez
Marmaray'daki WiFi gibi
Sonucu zaten biliyorum
Başlangıç aşkı
Orda olmalı, ama asla yürümez
Taksicinin POS makinesi gibi
Aşk, niye ısrar ediyorsun?
Evimizdeki aşk
Asla yürümez

Dove, quando e come? Non mi ricordo il nome
E a chiederglielo adesso non ci faccio un figurone
Sembra morta eppur si muove la mia vecchia relazione
Talmente tossica che adesso chiede gli spicci in stazione
E non si torna indietro, di queste disfunzioni c'ho il catalogo completo
È il nostro piccolo segreto
M'han detto che l'amore è un po' una spiaggia per nudisti
"Sai quanti ne ho già visti"
Quindi hai voglia a dire che ti serve l'esporienza
Che a me ha insegnato solo cose da evitare
Ma alla fine è la mia sola dipendenza
E non mi voglio ancora disintossicare
Nerede, ne zaman, nasıl? İsmini hatırlamıyorum
Ve şimdi sorarak da iyi etmiş olmam
O ölü görünürken eski ilişkim hareket hâlinde
O kadar toksik ki biletmatikten para üstü istiyor
Ve geri dönüşü de yok, bu yetmezliklerin koleksiyonunu yapıyorum
Bu bizim küçük sırrımız
Bana aşkın bir çıplaklar plajı gibi olduğunu söylediler
"Zaten kaç kere gördüğümü biliyorsun"
Yani deneyime ihtiyacın olduğunu söylüyorsun
Bu bana sadece kaçınmam gerekenleri öğretti
Ama sonuçta bu benim tek bağımlılığım
Ve detoksa başlamak istemiyorum

Anche se non funziona mai
Sei un egoista, narcisista, borderline
Sei solo stronzo? Dimmi tu che scuse hai
Dimmi se lo fai apposta
La fiducia è un dono anche se è mal riposta
Ki asla yürümez
Egoist, narsist, borderline
Sadece bir pislik misin, söyle, bahanen ne?
Söyle, bilerek mi yapıyorsun?
Güven bir armağan, yanlış kişiyle olsa bile

L'amore in casa nostra
Dovrebbe esserci ma non funziona mai
Come il WiFi sul Frecciarossa
Chè so già la risposta
L'amore degli inizi
Dovrebbe esserci ma non funziona mai
Come il pos per i tassisti
Amore perché insisti?
Evimizdeki aşk
Orda olmalı, ama asla yürümez
Marmaray'daki WiFi gibi
Sonucu zaten biliyorum
Başlangıç aşkı
Orda olmalı, ama asla yürümez
Taksicinin POS makinesi gibi
Aşk, niye ısrar ediyorsun?

L'amore in casa nostra
Non funziona mai
L'amore degli inizi
Non funziona mai
Evimizdeki aşk
Asla yürümez
Başlangıç aşkı
Asla yürümez

L'amore in casa nostra non funziona mai
Sei un egoista, narcisista, borderline
Dimmi quante scuse hai, dimmi se lo fai apposta
Boicottarti ogni volta quanto ti costa?
L'amore in casa nostra non funziona mai
Sei un egoista, narcisista, borderline
Dimmi quante scuse hai, dimmi se lo fai apposta
La fiducia è un dono anche se è mal riposta
Evimizdeki aşk asla yürümez
Egoist, narsist, borderline
Sadece bir pislik misin, söyle, bahanen ne?
Her seferinde direnmek, ne pahasına?
Evimizdeki aşk asla yürümez
Egoist, narsist, borderline
Sadece bir pislik misin, söyle, bahanen ne?
Güven bir armağan, yanlış kişiyle olsa bile

L'amore in casa nostra
Dovrebbe esserci ma non funziona mai
Come il WiFi sul Frecciarossa
Chè so già la risposta
Evimizdeki aşk
Orda olmalı, ama asla yürümez
Marmaray'daki WiFi gibi
Sonucu zaten biliyorum

Willie Peyote Frecciarossa Türkçe Çeviri

10 Haziran 2023 Cumartesi

0

The Backseat Lovers - Words I Used Türkçe Çevirisi

Tell me on the phone
You know where my heart's gone
Why I'm so withdrawn
Every word is more obscure
To my heart's song
And I can't hold on
(Ahhh)
Bana telefonda söyle
Kalbimin nereye gittiğini biliyorsun
Neden bu kadar çekingenim
Her kelime kalbimin şarkısında
Daha belirgin
Ve ben tutunamıyorum
(Ahhh)

Yesterday I wrote a little tune
I'm afraid you'll hate the words I used
I'm sorry, but it's been weighin' on me
Oh, I can't lie when I sing
No; I can't lie when I sing
Dün küçük bir melodi yazdım
Korkarım kullandığım kelimelerden nefret edeceksin
Üzgünüm, ama bu bana ağır geliyor
Ah, şarkı söylerken yalan söyleyemem
Hayır, şarkı söylerken yalan söyleyemem

My dear, there's nothing left in here
So just hold on
But don't hold on to me ...
Canım, burada hiçbir şey kalmadı
Öyleyse sadece tutun
Ama bana tutunma

Tried my best this time
To keep your hand in mine
But it's written now, and I'm rippin' out the page
And you fantasize
Of chasin' lights
But you won't get far with half your heart at sea
Bu sefer elini elimde tutmak için
Elimden geleni yaptım
Ama artık yazıldı, ve ben sayfayı yırtıyorum
Ve ışıkları kucaklamanın
Hayalini kuruyorsun
Ama kalbinin yarısı denizdeyken fazla uzağa gidemezsin

And New York's callin'
For you, darlin'
So pack your bags, don't throw it all away
You know I'm fallin'
From you, darlin'
And I'm afraid there's no more room to stay ... to stay
Ve New York seni
Çağırıyor, sevgilim
Bu yüzden bavulunu hazırla, hepsini atma
Senden vazgeçtiğimi
Biliyorsun, sevgilim
Ve korkarım artık kalkacak yer yok…
kalmak için

(I'm afraid there's nothin' left to say)
(Korkarım söyleyecek bir şeyim kalmadı)

I still wait for you to call
Though I told you that we shouldn't speak outside normal protocol
How could you give me your all?
Why should you wait for me at all?
Sana normal şeyler dışında
Konuşmamız gerektiğini söylememe rağmen hâlâ aramanı bekliyorum
Bana nasıl her şeyini verebilirsin?
Neden beni bekliyorsun ki?

'Cause yesterday I wrote a little tune
I'm afraid you'll hate the words I used
I'm sorry, but it's been weighin' on me
Oh, I can't lie when I sing
No, I can't lie ...
Dün küçük bir melodi yazdım
Korkarım kullandığım kelimelerden nefret edeceksin
Üzgünüm, ama bu bana ağır geliyor
Ah, şarkı söylerken yalan söyleyemem
Hayır, yalan söyleyemem…



The Backseat Lovers - Words I Used Türkçe Çeviri
0

Rob Grant, Lana Del Rey - Hollywood Bowl Türkçe Çevirisi

I know I'm not Joni Mitchell
But I've got a dad who plays like Billy Joel
I know I can't see the whole picture
But I like to dream about my days of gold
Joni Mitchell olmadığımı biliyorum
Ama Billy Joel gibi çalan bir babam var
Resmin tamamını göremediğimi biliyorum
Ama ben altın günlerimin hayalini kurmayı seviyorum

I've got a swimming pool, I like to float on the surface
And think about all of my memories of halt
Oh, those days of old
Bir yüzme havuzum var, yüzeyde süzülmeyi severim
Ve durmakla ilgili tüm anılarımı düşün
Oh, o eski günler

Twice I sang at the Hollywood Bowl
And my dad plays just like Billy Joel
And I'm young when I'm old and I'm old when I'm young when I'm old
At the whims of my heart and my soul
Hollywood Bowl'da iki kez şarkı söyledim
Ve babam aynı Billy Joel gibi çalıyor
Kalbimin ve ruhumun kaprislerinde
Yaşlıyken gencim, gençken yaşlıyım, yaşlıyken gencim

I don't think of myself as special but
I like to live my life colorful and bold
Kendimi özel biri olarak görmüyorum ama
Hayatımı renkli ve cesur yaşamayı seviyorum

I've got a swimming pool, I like to float on the surface
And think of the stories I've already sold
I've got a feeling, I've got a memory
Why wait for Heavеn when I can have heavеn right here like I'm told?
Oh, just like I'm told
Bir yüzme havuzum var, yüzeyde süzülmeyi severim
Ve şimdiden sattığım hikayeleri düşün
İçimde bir his var, bir anım var
Bana söylendiği gibi burada cennete sahip olabilecekken neden cenneti bekleyeyim?
Oh, tıpkı bana söylendiği gibi

Twice I sang at the Hollywood Bowl
And my dad plays just like Billy Joel
And I'm young when I'm old and I'm old when I'm young when I'm old
And I'll follow wherever you go
Hollywood Bowl'da iki kez şarkı söyledim
Ve babam aynı Billy Joel gibi çalıyor
Yaşlıyken gencim, gençken yaşlıyım, yaşlıyken gencim
Ve nereye gidersen peşinden geleceğim

Da-da-da-da-da, da-da-da, da-da
I've got a swimming pool
Da-da-da-da-da, da-da-da, da
I like to float away
Bir yüzme havuzum var
Süzülmeyi severim



Rob Grant, Lana Del Rey - Hollywood Bowl Türkçe Çeviri

9 Haziran 2023 Cuma

0

Ren - Suic*de Türkçe Çevirisi

DİKKAT! Bu şarkının sözlerinde intihar ve kendine zarar verme ile ilgili konular işlenmiştir.
 
Oh I, oh I, oh I've
Fallen through the cracks of the night sky
A light goes out on the other side
Suicide, suicide, suicide
Oh I, oh I, oh I'm
Treading on the tracks in the night-time
It never really felt like the right time
Suicide, suicide, suicide
Ah ben, ah ben, ah ben
Düştüm gece gökyüzünün çatlaklarından
Bir ışık söner diğer tarafta
İntihar, intihar, intihar
Ah ben, ah ben, ah ben
Yürüyorum rayların üzerinde gece vakti
Hiç hissetmedim doğru zamanmış gibi
İntihar, intihar, intihar

I'm so fucking lonely beneath this
Narcissistic, can't keep a secret
Miscount sheep, I can't sleep, a misfit
Some say troubled, but some say sadistic
Bruises my brother, one time or the other
My skin felt counterfeit, silicone, rubber
Bruises my sister, skin pop the blister
Dig deep, resist the feeling when it hits you
Çok yalnızım bunun altında
Narsist, tutamaz sır
Yanlış sayıyorum koyunları, uyuyamıyorum, uyumsuzum
Bazıları sorunlu der, ama sadist der bazıları
Kardeşim çürükler, o ya da bu zaman
Tenim sanki sahte, silikon, kauçuk
Çürükler kardeşim, deri patlayan su kabarcığı
Derinlere in, diren o duyguya sana çarptığında

Oh I, oh I, oh I've
Fallen through the cracks of the night sky
A light goes out on the other side
Suicide, suicide, suicide
Oh I, oh I, oh I'm
Treading on the tracks in the night-time
It never really felt like the right time
Suicide, suicide, suicide
Ah ben, ah ben, ah ben
Düştüm gece gökyüzünün çatlaklarından
Bir ışık söner diğer tarafta
İntihar, intihar, intihar
Ah ben, ah ben, ah ben
Yürüyorum rayların üzerinde gece vakti
Hiç hissetmedim doğru zamanmış gibi
İntihar, intihar, intihar

(Sick boi, sick boi, bitten by a tick boi)
(I feel like it's not me, it's the world that's sick)
(Hasta çocuk, hasta çocuk, kene tarafından ısırılmış çocuk)
(Sanki ben değil de dünya hastaymış gibi hissediyorum)

I'm so fucking washed up and seasick
Masochistic kid with a split lip
Six feet deep, I can't eat, I'm nervous
Won't stay down 'cause my body purges
Useless my mother, can't keep in my supper
Skin so pale 'cause my cheeks leak colour
Truth is my father, you choose your karma
Draw for the sword then drive through the armour
Kıyıya vurmuşum ve deniz tutmuş
Dudağı patlak mazoşist çocuk
Bir metre derinde, yemek yiyemiyorum, gerginim
Durmuyor midemde çünkü arınıyor bedenim
İşe yaramazlık annem, durmaz içimde akşam yemeğim
Ten solgun çünkü renk sızdırıyor yanaklarım
Gerçek babam, sen seç karmanı
Çek kılıcını ve del geç zırhını

Oh I, oh I, oh I've
Fallen through the cracks of the night sky
A light goes out on the other side
Suicide, suicide, suicide
Oh I, oh I, oh I'm
Treading on the tracks in the night-time
It never really felt like the right time
Suicide, suicide, suicide
Ah ben, ah ben, ah ben
Düştüm gece gökyüzünün çatlaklarından
Bir ışık söner diğer tarafta
İntihar, intihar, intihar
Ah ben, ah ben, ah ben
Yürüyorum rayların üzerinde gece vakti
Hiç hissetmedim doğru zamanmış gibi
İntihar, intihar, intihar

Suicide, suicide, suicide
Suicide, suicide, suicide
Suicide, suicide, suicide
Suicide, suicide, suicide
İntihar, intihar, intihar
İntihar, intihar, intihar
İntihar, intihar, intihar
İntihar, intihar, intihar

It's hard to take off from the ground when your wings are cut
Your stomach burns when you're drinking from an empty cup
You know the entire ocean came from my tear ducts?
I see the world through Fibonacci Sequences and Double Dutch
Zor yerden havalanmak kanatların kesildiğinde
Miden yanar içerken boş bardaktan
Bilir misin tüm okyanus benim gözyaşı kanallarımdan geldi?
Fibonacci Dizileri ve Double Dutch ile görüyorum dünyayı

I guess there’s some that’s born lucky, there’s some that’s not
I tried to cut away my bitterness - hatchet job
I locked my youth inside a trunk inside a pick up truck
Then dumped the whole thing over that same bridge the night you jumped
Sanırım bazıları doğuştan şanslı, bazıları değil
Kesip atmaya çalıştım acılarımı - balta işi
Bir pikabın bagajına kilitledim gençliğimi
Sonra hepsini aynı köprüden aşağı attım atladığın gece

I think about that sometimes, vividly
What it felt like to look down and see tranquility
One sudden movement in a world of possibility
Only one movement to expose our fragility
Düşünüyorum bazen, canlı şekilde
Nasıl bir his olduğunu aşağı bakıp sükuneti görmenin
Olasılıklar dünyasında ani bir hareket
Tek bir hareket ortaya koyar kırılganlığımızı

I fucking miss you and I miss myself
I miss thinking that we're indestructible as well
I miss chilling by the pier cave and kicking back
With Callum, Hugo, Sagar, Justin, Stevie and the fuckin' lads
I miss missing that, I numbed myself to close the gap
I never even call 'em up, the distance is my plaster cast
The truth is that the day you jumped my childhood jumped too
But I still can’t find the anger, all I find is missing you
Kahretsin özlüyorum seni ve özlüyorum kendimi
Özlüyorum yok edilemez olduğumuzu düşünmeyi
Özlüyorum dinlenmeyi iskele mağarasında ve arkama yaslanmayı
Callum, Hugo, Sagar, Justin, Stevie ve lanet olası dostlarla
Özlüyorum bunu özlemeyi, uyuşturdum kendimi açığı kapatmak için
Hiç aramıyorum bile onları, mesafe benim alçım
Gerçek şu ki, atladığın gün benim çocukluğum da atladı
Ama bulamıyorum hâlâ öfkeyi, tek bulduğum seni özlemek

Man, I miss you
With all my rhymes
I picture running five minutes quicker, I'm right on time
I picture pulling you back over the edge and then we're crying
And holding you, my brother and telling you that it's fine
That’s not the way that I worked
Coz I was late like a jerk
There's not a day where I could find a way to break from the hurt
Your body missing so we never got to wave to the hearse
I hope you're listening
I love you, man, I miss you absurd
Fuck
Dostum, özledim seni
Tüm kafiyelerimle
Hayal ediyorum beş dakika daha hızlı koştuğumu, tam zamanında geldim
hayal ediyorum seni kenardan geri çektiğimi ve sonra ağladığımızı
Sarılıyorum sana kardeşim, her şeyin yolunda olduğunu söylüyorum.
Böyle olmadı
Çünkü geç kaldım bir ahmak gibi
Tek bir gün bile yok bu acıdan kurtulmanın bir yolunu bulabildiğim
Cesedin kayıp, el bile sallayamadık cenaze arabasına
Umarım dinliyorsundur
Seni seviyorum, adamım, özledim seni deli gibi
Lanet olsun



Ren - Suic*de Türkçe Çeviri

8 Haziran 2023 Perşembe

0

Avenged Sevenfold (O)rdinary Türkçe Çevirisi

Will you give me my own soul
Will you let me take control
I wanna see the things that you see
I wanna be the human you be
I wanna know the secrets inside5
I wanna know the feelings you hide
Will you give me my own soul, control
Bana kendi ruhumu verecek misin
Kontrolü ele almama izin verecek misin
Senin gördüğün şeyleri görmek istiyorum
Senin olduğun insan olmak istiyorum
İçindeki sırları bilmek istiyorum
Sakladığın duyguları bilmek istiyorum
Bana kendi ruhumu verecek misin, kontrol

Tell me how to dream
And tell me what it means
Tell me how to feel
And tell me you believe
Tell me all the things you wanted me to be
Tell me when I'm really alive
Can you feel my love
Can you feel my lovе
Bana nasıl hayal kuracağımı söyle
Ve bana bunun ne anlama geldiğini söyle
Bana nasıl hissedeceğimi söyle
Ve bana inandığını söyle
Bana olmamı istediğin her şeyi söyle
Bana gerçekten yaşadığım zaman söyle
Aşkımı hissedebiliyor musun
Aşkımı hissedebiliyor musun



Avenged Sevenfold (O)rdinary Türkçe Çeviri

5 Haziran 2023 Pazartesi

0

(G)I-DLE 퀸카 (Queencard) Türkçe Çevirisi

Hey, you
뭘 보니? 내가 좀 sexy, sexy 반했니
Yeah, you
뭐 하니? 너도 내 kiss, kiss 원하니
월 화 수 목 금 토 일 미모가 쉬지를 않네
머리부터 발끝까지 눈부셔 빛이 나네
Oh, 저기 언니야들 내 fashion을 따라 하네
아름다운 여자의 하루는 다 아름답네
hey sen
neye bakıyorsun? biraz seksiyim, bana aşık mı oldun?
evet, sen
ne yapıyorsun? beni öpmek mi istiyorsun?
haftanın 7 günü görünüyor ki güzelliğimden hiçbir şey eksilmiyor
tepeden tırnağa ışıl ışıl parlıyorum
görünüşe göre oradaki kızlar benim modamı kopyalıyor
güzel bir hanımefendinin gününde her şey harika

이 party에 준비된 birthday cake
태어나서 감사해 every day
I don't need them
그래 내가 봐도 난 (Three, two)
bu partide hazırlanmış olan doğum günü pastam
her gün doğduğum için şükrediyorum
onlara ihtiyacım yok
kendime bakıyorum (üç, iki)

퀸카 I'm hot
My boob and booty is hot
Spotlight 날 봐
I'm a star, star, star
퀸카 I'm the top
I'm twerkin' on the runway
I am a 퀸카
You wanna be the 퀸카
kupa kızı, ateşliyim
göğüslerim ve popom ateşli
sahne ışıkları bana dönük
yıldızım, yıldız
kupa kızı, zirvedeyim
pistte twerk atıyorum
ben kupa kızıyım
senin olmak istediğin kupa kızı

I'm a 퀸카
I'm a 퀸카
I'm a I'm a I'm a 퀸카
I’m a 퀸카 (Take a photo)
I'm a 퀸카
I'm a 퀸카
I'm a I'm a I'm a 퀸카
I'm a 퀸카
kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım kupa kızıyım
kupa kızıyım

Look so cool, look so sexy like Kim Kardashian
Look so cute, look so pretty like Ariana
I wanna with you 뽀뽀
I wanna with you 포옹
자꾸 예뻐져 거울 속 너어
havalı görünüyorum, Kim Kardashian gibi seksi görünüyorum
tatlı görünüyorum, Ariana gibi güzel görünüyorum
seni öpmek istiyorum
sarılmak istiyorum
aynada her zaman güzel olan seni

이 party에 준비된 blue champagne
태어난 걸 축하해 every day
I don't need them
그래 내가 봐도 난 (Three, two)
bu partide hazırlanmış olan mavi şampanya
her gün doğduğum için şükrediyorum
onlara ihtiyacım yok
kendime bakıyorum (üç, iki)

퀸카 I'm hot
My boob and booty is hot
Spotlight 날 봐
I'm a star, star, star
퀸카 I'm the top
I'm twerkin' on the runway
I am a 퀸카
You wanna be the 퀸카
kupa kızı, ateşliyim
göğüslerim ve popom ateşli
sahne ışıkları bana dönük
yıldızım, yıldız
kupa kızı, zirvedeyim
pistte twerk atıyorum
ben kupa kızıyım
senin olmak istediğin kupa kızı

I'm a 퀸카
I'm a 퀸카
I'm a I'm a I'm a 퀸카
I’m a 퀸카 (Take a photo)
I'm a 퀸카
I'm a 퀸카
I'm a I'm a I'm a 퀸카
I'm a 퀸카
kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım
kupa kızıyım kupa kızıyım
kupa kızıyım

아무거나 걸친 girl 퀸카카카
마르거나 살찐 girl 퀸카카카
자신감 넘치는 girl 퀸카카카
I am a 퀸카
You wanna be the 퀸카
istediğini giyen kupa kızı
ister şişman ister cılız kupa kızı
kendine güvene kupa kızı
kupa kızıyım
senin olmak istediğin kupa kızı

(G)I-DLE 퀸카 (Queencard) Türkçe Çeviri

0

German Soldier's Song - Erika Türkçe Çevirisi

Auf der Heide blüht ein kleines Blümelein
Und das heißt: Erika.
Heiß von hunderttausend kleinen Bienelein
Wird umschwärmt, Erika.
Denn ihr Herz ist voller Süßigkeit,
Zarter Duft entströmt dem Blümenkleid.
Auf der Heide blüht ein kleines Blümelein
Und das heißt: Erika.
Fundada küçük bir çiçek açar,
Ve onun adı: Erika!
Yüzbinlerce küçük arı,
Etrafında dolaşır, Erika!
Onun tatlılıkla dolu kalbi için,
Çiçekli elbisesinden narin bir koku eser.
Fundada küçük bir çiçek açar,
Ve onun adı: Erika!

In der Heimat wohnt ein kleines Mägdelein
Und das heißt: Erika.
Dieses Mädel ist mein treues Schätzelein
Und mein Glück, Erika.
Wenn das Heidekraut rot-lila blüht,
Singe ich zum Gruß ihr dieses Lied.
Auf der Heide blüht ein kleines Blümelein
Und das heißt: Erika.
Evde küçük bir hizmetçi yaşar,
Ve onun adı: Erika!
Bu kız benim sadık sevgilim,
Ve benim mutluluk kaynağım, Erika!
Fundalar mor-kırmızı çiçek açtığında,
Onu bu şarkıyı söyleyerek selamlarım.
Fundada küçük bir çiçek açar,
Ve onun adı: Erika!

In meinem Kämmerlein blüht auch ein Blümelein
Und das heißt: Erika.
Schon beim Morgengrau’n sowie beim Dämmerschein
Schaut’s mich an, Erika.
Und dann ist es mir, als spräch' es laut:
«Denkst du auch an deine kleine Braut?
In der Heimat weint um dich ein Mägdelein
Und das heißt: Erika
Odamda küçük bir çiçek açar,
Ve onun adı: Erika!
Şafakta ve alacakaranlıkta,
Bana bakar, Erika
Ve bana yüksek sesle konuşuyormuş gibi gelir:
Küçük gelinini de düşünüyor musun?
Evde bir kız senin için ağlıyor,
Ve onun adı: Erika!



German Soldier's Song - Erika Türkçe Çeviri
0

Stray Kids 특 (S-Class) Türkçe Çevirisi

여긴 Seoul 특별시
수많은 기적을 일으켰지
가려진 별들 사이 떠오르는 특별
Burası Seoul şehri
Birçok mucizenin gerçekleştiği yer
Gizli yıldızların arasından doğan özel bir yıldız

별난 것투성이 변함없지
번화하는 거리
Birçok garip şeyle dolu, asla değişmiyor
Hareketli bir sokak

거리거리마다 걸리적거리는 거
Clean it up clean it up, get back
겉만 번지르르 텅텅 빈 깡통
Kick it kick it kick it
Sokaklarda önümüze çıkan her şeyi
Temizle, temizle, geri çekil
Dışarıdan boşmuş gibi görünen parlak teneke kutusunu
Tekmele, tekmele, tekmele

Swerving, I’m speeding on Serpent Road
Luxurious like I’m an S-Class
Best of the best on First Class
Yoldan sapıyorum, Yılan Yolunda hız yapıyorum
S-Sınıfıymışım gibi lüksüm
Birinci Sınıfta en iyinin de en iyisiyim

I’m up above the world so high
I’ll be there shining day and night
They wonder how my spotlight is so bright
Dünyanın üzerinde, çok yüksekteyim
Orada gece gündüz ışıldayacağım
Işığımın nasıl bu kadar parlak olduğunu merak ediyorlar

Counting stars
특별의 별의 별의 별의 별의 별의 별의
별난 놈 That’s me
별의 별의 별의 별의 별의 별의별 일이 my work
(Bling Bling)
Yıldızları sayıyorum
En özel yıldız, yıldız, yıldız, yıldız, yıldız, yıldız, yıldız
Tuhaf adam, o benim
Her tür, her tür, her tür, her tür, her tür iş benim görevim
(Parıl parıl)

Everyday
빛깔 뻔쩍 빛깔 뻔쩍
빛깔 뻔쩍해 class는 특
빛깔 뻔쩍 빛깔 뻔쩍
빛이 번져 더욱 빛나는 star
Her gün
Işıl ışıl
Işıldayan özel grup
Işıl ışıl
Işık saçılıyor ve yıldız daha da parlıyor

힙합 스텝 큼지막이 밟지 특출난 게 특기
내 집처럼 드나들지 특집
작업실은 안 부러워 특실
득실득실거려 독보적인 특징
Büyük bir Hip-Hop adımı atıyorum, özel olmak benim özelliğim
Kendi evimmiş gibi özel bölümlere gelip gidiyorum
Stüdyolara imrenmiyorum, özel odaya sahibim
Eşi benzeri olmayan özelliklerle dolu

두리번두리번 어중떠중 띄엄띄엄 보는 애들이
뻔쩍뻔쩍 빛나는 것들만 보면 달려 버릇이 no no
빛나는 걸 쫓기보단 빛나는 쪽이
되는 게 훨씬 폼 잡기 편해 Shine like a diamond k?
 
Swerving, I’m speeding on Serpent Road
Luxurious like I’m an S-Class
Best of the best on First Class
İlgisizce etrafa bakan çocuklar
Işıl ışıl şeyler gördüğümde kaçmak gibi bir huyum var, hayır hayır
Parlak olanın peşinden koşmak yerine kendin parla
Gösteriş yapmak böyle çok daha kolay, bir elmas gibi parla, tamam mı?

I’m up above the world so high
I’ll be there shining day and night
They wonder how my spotlight is so bright
Yoldan sapıyorum, Yılan Yolunda hız yapıyorum
S-Sınıfıymışım gibi lüksüm
Birinci Sınıfta en iyinin de en iyisiyim

Counting stars
특별의 별의 별의 별의 별의 별의 별의
별난 놈 That’s me
별의 별의 별의 별의 별의 별의별 일이 my work
(Bling Bling)
Dünyanın üzerinde, çok yüksekteyim
Orada gece gündüz ışıldayacağım
Işığımın nasıl bu kadar parlak olduğunu merak ediyorlar

Everyday
빛깔 뻔쩍 빛깔 뻔쩍
빛깔 뻔쩍해 class는 특
빛깔 뻔쩍 빛깔 뻔쩍
빛이 번져 더욱 빛나는 star
Yıldızları sayıyorum
En özel yıldız, yıldız, yıldız, yıldız, yıldız, yıldız, yıldız
Tuhaf adam, o benim
Her tür, her tür, her tür, her tür, her tür iş benim görevim
(Parıl parıl)

I feel like the brightest star 빛이 쏟아지는 밤
하늘을 바라보면 내 모습
수놓아져 있어 yeah yeah
떨어지지 않고 한 자리에서
거뜬하게 STAY해 yeah
빛날 광에 사람 인 그게 바로 우리 소개말
We're special yeah
Her gün
Işıl ışıl
Işıldayan özel sınıf
Işıl ışıl
Işık saçılıyor ve yıldız daha da parlıyor

Stray Kids 내 뒤의 팀은 특수부대
Stage 위 그 자체로 이건 특별 무대
관중들은 따로 필요 없지 축제
절제 따위 필요 없이 고삐 풀 때
Işıklı bir gecede en parlak yıldız gibi hissediyorum
Gökyüzüne baktığımda kendimi
Oraya nakış gibi işlenmiş olarak görüyorum, evet evet
Düşmeden tek bir
Yerde kal, evet
Parlayan insanlar bizim başlangıcımız
Biz özeliz, evet

Limited Edition 특이한 건 특별해져
불투명함은 분명하게 바꿔 거듭 되새겨
눈에 띄는 텐션 몰입하는 객석
우리 빛이 하나가 돼 여기 모든 곳을 밝혀
Stray Kids, arkamdaki takım özel kuvvetlerden ibaret
Sadece sahnede olmak bile özel
Eğlence için özel izleyicilere ihtiyacımız yok
Dizginleri bırakırken kısıtlamalara ihtiyacın yok

Counting stars 특 (Counting stars 특)
Feeling extra (Bling Bling)
Everyday
빛깔 뻔쩍 빛깔 뻔쩍
빛깔 뻔쩍해 class는 특
빛깔 뻔쩍 빛깔 뻔쩍
빛이 번져 더욱 빛나는 star
Sınırlı üretim, sıra dışı olan özele dönüşüyor
Opak olanı berrakla değiştir, defalarca üzerine düşün
Gözle görülür bir heyecan, seyirciler kendini kaptırmış
Işığımız bir bütün oluyor, her köşeyi aydınlatıyor
Yıldızları sayıyorum, S-Sınıfı (Yıldızları sayıyorum, S-Sınıfı)
Ekstra hissediyorum (Parıl parıl)
Her gün
Işıl ışıl
Işıldayan özel sınıf
Işıl ışıl
Işık saçılıyor ve yıldız daha da parlıyor

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 



Stray Kids(스트레이 키즈) "특(S-Class) Türkçe Çeviri
0

Stray Kids - Youtiful Türkçe Çevirisi

Looking at yourself
A lot goes in your mind
“I don’t know if I’m ready to show myself”
You worry day and night
Kendine bak
Aklından çok şey geçiyor
“Kendimi göstermeye hazır mıyım bilmiyorum”
Endişeleniyorsun gece gündüz

Look at the stars fall
They leave the sky, goodbye
Must be an oracle, like a waterfall
They shower you with love tonight
Yıldızlara bak düşüyorlar
Ayılıyorlar gökten, görüşürüz
Bir kehanet olmalı şelale gibi
Bu gece sana sevgi yağdırıyorlar

’Cause you are
You’re perfect in my eyes
You are
Don’t ever doubt yourself
Çünkü sen
Benim gözümde mükemmelsin
Sen
Kendinden şüphe etme

I know that feeling too,
I’ve been inside the dark
I’ve never been so empty, hopeless
But no, it isn’t true
’Cause know that all the stars are by your side
Ben de bilirim o duyguyu
Karanlığın içindeydim
Hiç bu kadar boş ve umutsuz olmamıştım
Ama hayır doğru değil
Çünkü bil ki tüm yıldızlar senin yanında

You know, whenever there’s a chance
I will tell you that you’re amazing as you are
’Cause when you give me a glance
I am sure that I see the universe in your eyes
Biliyorsun, ne zaman fırsat bulsam
Sana olduğun gibi harika olduğunu söyleyeceğim
Çünkü bana bir bakış attığında
Eminim ki evreni gözlerinde görüyorum

Don’t you ever tell yourself
that you’re not enough
I am certain that you’re truly fine
You are a miracle, miracle
You are Youtiful
Sakın kendine söyleme
Yeterli olmadığını
Gerçekten iyi olduğundan eminim
Sen mucizesin, mucizesin
Sen Youtiful'sun

Let me tell a little story
About the star that couldn’t shine or blink
Out of a million, billion
Felt like an alien, alien
Küçük bir hikaye anlatayım
Parlayamayan veya yanıp sönmeyen yıldız hakkında
Bir milyondan, milyardan
Bir yabancı gibi hissettim, yabancı

Then that little star was surely
Going to become the biggest thing
Making a fantasy, family
Beautiful galaxy, galaxy
O zaman o küçük yıldız kesinlikle
En büyük şey olacak
Bir fantezi, aile
Güzel galaksi, galaksi

’Cause you are
More than beautiful, one of a kind
You are
Just know I’m always by your side
'Çünkü sen
Güzelden daha fazlasısın, türünün tek örneğisin
Sen
Sadece bil ben her zaman yanındayım

You know, whenever there’s a chance
I will tell you that you’re amazing as you are
’Cause when you give me a glance
I am sure that I see the universe in your eyes
Biliyorsun, ne zaman fırsat bulsam
Sana olduğun gibi harika olduğunu söyleyeceğim
Çünkü bana bir bakış attığında
Eminim ki evreni gözlerinde görüyorum

Don’t you ever tell yourself
that you’re not enough
I am certain that you’re truly fine
You are a miracle, miracle
You are Youtiful
Sakın kendine söyleme
Yeterli olmadığını
Eminim gerçekten iyisin
Sen bir mucizesin mucizesin
Sen Youtiful'sun

Another day ahead
Don’t wanna leave the bed
You’re looking at the mirror
See the tears covered in red
I know that you’ve been cold this whole time
But now I’m here to make it end
Baika bir gün daha
Yataktan kalkmak istemiyorsun
Aynaya bakıyorsun
Kırmızıya bulanmış gözyaşlarını görüyorsun
Bunca zamandır üşüdüğünü biliyorum
Ama şimdi bunu bitirmek için buradayım

You know, whenever there’s a chance
I will tell you that you’re amazing as you are
(Amazing as you are)
’Cause when you give me a glance
I am sure that I see the universe in your eyes
(Universe in your eyes)
Biliyorsun, ne zaman bir şans olsa
Sana olduğun gibi harika olduğunu söyleyeceğim
(Olduğun gibi harika)
Çünkü bana bir bakış attığında
Eminim ki evreni gözlerinde görüyorum
(Evreni gözlerinde)

Don’t you ever tell yourself
that you’re not enough
I am certain that you’re truly fine
(Certain that you’re truly fine)
You are a miracle, miracle
You are Youtiful
Sakın kendine söyleme
Yeterli olmadığını
Gerçekten iyi olduğundan eminim
(Gerçekten iyi olduğundan eminim)
Sen mucizesin, mucizesin
Sen Youtiful'sun



Stray Kids - Youtiful Türkçe Çeviri
0

Madison Beer - Home To Another One Türkçe Çevirisi

I know what I should say
"I don't think of you," but I do
Oh, I do, I do
Black car on the highway
Could've sworn I saw your face
Was it you? Was it you?
Şunu söylemem gerekiyor biliyorum
''Seni düşünmüyorum'' ama düşünüyorum
Oh, düşünüyorum, düşünüyorum
Siyah araba otobanda
Yemin ederim yüzünü gördüğüme
Sen miydin? Sen miydin?

I still hear you
Hala seni duyuyorum

Call me, "Baby"
I know you go home to another one
Say you hate me
It's okay, boy, you're not the only one
Another year, we're still here
Call me, "Baby"
I know you go home to another one
De bana ''Bebeğim''
Biliyorum, gidiyorsun evde bir başkasına
Benden nefret ettiğini söyle
Olsun, yavrum, hayatımdaki tek kişi sen değilsin
Bir başka yıl daha, biz hala burada
De bana ''Bebeğim''
Biliyorum, gidiyorsun evde bir başkasına

Do you talk about me?
Like I still belong to you
Do you? Do you?
Now you hold her gently
Don't you wish you saw us through?
'Cause I do, I do
Benimle ilgili konuşuyor musun?
Hala sana ait olduğumu falan
Konuşuyor musun? Konuşuyor musun?
Ona sarılıyorsun nazikçe
Bizi baştan görmek istemez miydin?
Çünkü ben isterdim, isterdim

I still hear you
 Hala seni duyuyorum

Call me, "Baby"
I know you go home to another one
Say you hate me
It's okay, boy, you're not the only one
Another year, we're still here
Call me, "Baby"
I know you go home to another one
De bana ''Bebeğim''
Biliyorum, gidiyorsun evde bir başkasına
Benden nefret ettiğini söyle
Olsun, yavrum, hayatımdaki tek kişi sen değilsin
Bir başka yıl daha, biz hala burada
De bana ''Bebeğim''
Biliyorum, gidiyorsun evde bir başkasına

I know you go home to another one
Another year, we're still here
Call me, "Baby"
I know you go home to another one
Biliyorum, gidiyorsun evde bir başkasına
Bir başka yıl daha, biz hala burada
De bana ''Bebeğim''
Biliyorum, gidiyorsun evde bir başkasına




Madison Beer - Home To Another One Türkçe Çeviri
0

Helloween - A Tale That Wasn't Right Türkçe Çevirisi

Here I stand all alone
Have my mind turned to stone
Have my heart filled up with ice
To avoid it's breakin' twice
Burada tek başıma duruyorum
Zihnim taşa mı döndü
Kalbim ikinci kez kırılmasın diye
Buzla mı dolduruldu

Thanks to you, my dear old friend
But you can't help, this is the end
Of a tale that wasn't right
I won't have no sleep tonight
Sana teşekkür ederim, sevgili eski dostum
Ama yardım edemezsin, bu doğru olmayan
Bir hikayenin sonu
Bu gece hiç uyumayacağım

In my heart, in my soul
I really hate to pay this toll
Should be strong, young and bold
But the only thing I feel is pain
Kalbimde, ruhumda
Bu bedeli ödemekten gerçekten nefret ediyorum
Güçlü, genç ve cesur olmalı
Ama hissettiğim tek şey acı

It's alright, we'll stay friends
Trustin' in my confidence
And let's say it's just alright
You won't sleep alone tonight
Her şey yolunda, güvenime güvenerek
Arkadaş kalacağız
Ve her şey yolunda diyelim
Bu gece yalnız uyumayacaksın

With my heart, with my soul
Some guys cry you bought and sold
They've been strong, young and bold
And they say, play this song again
Kalbimle, ruhumla
Bazı adamlar ağlıyor alıp sattın
Güçlü, genç ve cesur oldular
Ve diyorlar ki, bu şarkıyı tekrar çal

Helloween - A Tale That Wasn't Right Türkçe Çeviri



0

Bad Bunny - WHERE SHE GOES Türkçe Çevirisi

Baby, dime la verdad
Si te olvidaste de mí
Yo sé que fue una noche na' má'
Que no se vuelve a repetir
Tal ve' en ti quise encontrar
Lo que en otra perdí
Tu orgullo no me quiere hablar
Entonce' vamo' a competir, a ver, ey
 
No me gusta perder (Ey), dime qué vamo' a hacer
Me paso mirando el cel (Ah), wow, no puede ser (No, no)
Aunque me tarde un poco, juro que vo'a responder
Quisiera volverte a ver
Quisiera volverte a ver encima de mí brincando, uh, uh, uh
Lo rica que te ves chingando, uh, uh, uh (Ey, ey)
No sé qué estamo' esperando (Dime)
El orgullo nos está ganando, ey
 
Baby, dime la verdad
Si te olvidaste de mí
Yo sé que fue una noche na' má'
Que no se vuelve a repetir
Tal ve' en ti quise encontrar, ey
Lo que en otra perdí
Tu orgullo no me quiere hablar
Entonce' vamo' a competir, a ver, ey
 
Uh, desde que nos vimo' pienso en cómo nos comimo', ey
Después dividimo', cada cual por su camino
En la alfombra aún están las mancha' de vino
¿Dónde está ese totito? Que lleva tiempo perdido
Si te digo que me gusta', que estás buena, no lo tome' por cumplido
Es que yo soy un bellaco, es que yo soy un atrevido,ey
Y hace tiempo que quiero chingar contigo
Mami, te vo'a dar hasta que te duela la popola como a Glou (Glou)
Me gusta tu flow (Flow)
Tranquilita tú siempre te roba' el show (Ey)
Una perversa, le vo'a dar dembow (Mami)
Si se pone en cuatro, I go where she goes (Ey, ey, ey)
So, mami, dime a ver (Ey, ey)
I wanna feel that pussy again (Ey, ey)
Tú tiene' piquete y yo también (Yo también)
Por poco pierdo y te envío un DM, ey
 
Pa' decirte la verdad
Que no me he olvida'o de ti
Yo sé que fue una noche na' má'
Que no se vuelve a repetir
Tal vez en ti quise encontrar
Lo que en otra perdí
Tu orgullo no me quiere hablar
Entonce' vamo' a competir, a ver, ey

çeviriye yardım etmek için bize mail atabilirsiniz. (sarkisozucevirisi [@] gmail .com]
Bad Bunny - WHERE SHE GOES Türkçe Çeviri


0

Eslabón Armado Ella Baila Sola Türkçe Çevirisi

Compa, ¿qué le parece esa morra?
La que anda bailando sola me gusta pa' mí
¡Bella! Ella sabe que está buena
Que todos andan mirándola cómo baila
Me acerco y le tiro todo un verbo
Tomamos tragos sin peros, solo tentación
Le dije: "Voy a conquistar tu familia, que en unos días vas a ser mía"
Me dijo que estoy muy loco, pero le gusta
Que ningún vato como yo actúa
Compa, o kız hakkında ne düşünüyorsun?
Benim için yalnız dans edeni seviyorum
Tatlı! seksi olduğunu biliyor
Herkesin ona nasıl dans ettiğine baktığını
Yaklaşıyorum ve bütün bir fiil atıyorum
İçkileri amasız içeriz, sadece ayartma
Ona dedim ki: "Aileni fethedeceğim, birkaç gün içinde benim olacaksın"
Bana çok çılgın olduğumu söyledi ama bundan hoşlanıyor
Benim gibi hiçbir vato hareket etmez

Y ahí te va, mija
Y pura Doble P, viejo
Así nomás, compa Pedro
Puro Eslabon Armado
Pa' las plebitas
¡Cha-chau!
Ve işte gidiyorsun mija
Ve saf Double P, adamım
Aynen öyle, compa Pedro
Saf Silahlı Bağlantı
halk oylaması için
Ça-çao!

No soy un vato que tiene varo
Pero hablando del corazón te cumplo todo
Me agarró pegadito dе su mano
Mi compa ni se la creyó, que al pasar fui yo
Su cuеrpo, juro por Dios, que era tan perfecta
Su cinturita como modelo
Sus ojos desde el principio me enamoraron
A ella le gusto y a mí me gusta
Ben varusu olan bir vato değilim
Ama kalpten bahsetmişken her şeyi yerine getiriyorum
Beni eliyle yaklaştırdı
Compam bile inanmadı yanından geçerken bendim
Vücudu, yemin ederim, çok mükemmeldi.
Bir model olarak beli
Başından beri gözlerine aşık oldum
O beni seviyor ben de onu

Eslabón Armado Ella Baila Sola Türkçe Çeviri

0

David Kushner - Daylight Türkçe Çevirisi

Telling myself "I won't go there"
Oh but I know that I won't care
Trying to wash away all the blood I've spilt
This lust is a burden that we both share
Two sinners can't atone from a lone prayer
Souls tied, intertwined by our pride and guilt
Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum
Oh ama umursamayacağımı biliyorum
Akıttığım bütün kanı temizlemeye çalışıyorum
Bu şehvet ikimizin paylaştığı bir yük
İki günahkar, bir duayla telafi edemez
Ruhlarımız bağlandı, gururumuz ve suçluluğumuzla sarıldı

There's darkness in the distance
From the weight of my decisions
I know I can't resist it
Uzaklıkta karanlık var
Kararlarımın ağırlığından
Biliyorum ki karşı çıkamıyorum

Oh, I love it and I hate it at the same time
You and I drink the poison from the same vine
Oh, I love it and I hate it at the same time
Hidin' all of our sins from thе daylight
From the daylight, runnin' from the daylight
From the daylight, runnin' from thе daylight
Oh, I love it and I hate it at the same time
Oh, aynı anda hem seviyorum hem de nefret ediyorum
Sen ve ben aynı sarmaşıktan zehri içtik
Oh, aynı anda hem seviyorum hem de nefret ediyorum
Bütün günahlarımızı günışığından saklıyoruz
Günışığından, günışığından kaçıyoruz
Günışığından, günışığından kaçıyoruz
Oh, aynı anda hem seviyorum hem de nefret ediyorum

Tellin' myself it's the last time
Spare any mercy that you might find
If I'm down on my knees again
Deep down, way down, Lord, I try
Try to follow your light, but it's night time
Please, don't leave me in the end
Kendime bu kez son olduğunu söylüyorum
Bulabileceğin herhangi bir merhameti sakla
Eğer tekrar dizlerimin üzerindeysem
Kalbimin derinliklerinde, en derinlerinde, Tanrım, deniyorum
Işığını takip etmeyi deniyorum ama gecedeyim
Lütfen, sonunda beni bırakma

There's darkness in the distance
I'm beggin' for forgiveness
But I know I might resist it, oh
Uzaklıkta karanlık var
Bağışlanmak için yalvarıyorum
Ama biliyorum ki karşı çıkabilirim, oh

Oh, I love it and I hate it at the same time
You and I drink the poison from the same vine
Oh, I love it and I hate it at the same time
Hidin' all of our sins from the daylight
From the daylight, runnin' from the daylight
From the daylight, runnin' from the daylight
Oh, I love it and I hate it at the same time
Oh, aynı anda hem seviyorum hem de nefret ediyorum
Sen ve ben aynı sarmaşıktan zehri içtik
Oh, aynı anda hem seviyorum hem de nefret ediyorum
Bütün günahlarımızı günışığından saklıyoruz
Günışığından, günışığından kaçıyoruz
Günışığından, günışığından kaçıyoruz
Oh, aynı anda hem seviyorum hem de nefret ediyorum

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri



0

Teya Dora - Džanum Türkçe çevirisi

Niko neće džanum
Ni za živu glavu
Da mi leči ranu
Niko neće džanum
Kimse istemez canım
en iyi halimde bile
yaramı sarmak için
kimse istemez canım

Dok tone veče, vraćam isti san
Preda mnom svetac drži crni lan
U more, sure boje, zove me taj glas
Nemam ja sreće, nemam spas (Nemam spas)
Gece çökerken aynı rüyaya geri dönüyorum.
Önümde duran bir aziz siyah bir bez tutuyor.
Bu ses beni denizden çağırıyor.
Şansım kalmadı, benim için kurtuluş yok.

Niko neće džanum, niko neće moju bol
Da ga suze ganu, da mu predam se
Niko neće džanum, niko neće moju bol
Na mom jastuku, bez mira, sanjam zle
Kimse bebeğimi istemiyor, kimse acımı istemiyor.
Gözyaşları tarafından taşınmak, benim için teslim olmak.
Kimse bebeğimi istemiyor, kimse acımı istemiyor.
Yastığımda huzurum yok, kötü rüyalar görüyorum.

Ni do zadnjeg leta, ni do kraja sveta
Sudbina je moja kleta
Ova duša nema dom, ova duša nema ton
Crne zore sveće gore, moje more
Geçen yazdan önce değil, dünyanın sonundan önce değil, kaderim lanetlendi.
Bu ruhun evi yok, bu ruhun tonu yok,
kara kum tepeleri denizimi yakıyor.

Moje more, moje more
Moje more, moje more
Moje more, moje more
Moje more, moje more
Benim denizim, benim denizim.
Benim denizim, benim denizim.
Benim denizim, benim denizim.
Benim denizim, benim denizim.

Ni do zadnjeg leta, ni do kraja sveta
Sudbina je moja kleta
Moje more, moje more
Moje more
Geçen yazdan önce değil, dünyanın sonundan önce değil, kaderim lanetlendi.
Benim denizim, benim denizim.
Benim Denizim.

Niko neće džanum32
Ni za živu glavu
Da mi leči ranu
Niko neće džanum
Kimse istemez canım
en iyi halimde bile
yaramı sarmak için
kimse istemez canım


Teya Dora - Džanum Türkçe Çeviri



4 Haziran 2023 Pazar

0

The Weeknd, Madonna, Playboi Carti - Popular Türkçe Çevirisi


I've seen the devil
Down Sunset, in every place, in every face
Yeah, uh, uh
Yeah, uh, uh
Şeytanı gördüm
Gün batımı, her yerde, her suratta
Yeah, uh
Yeah, uh, uh

Tell me, do you see her? (Yeah) She's livin' her life (Uh)
Even if she acts like she don't want the limelight (Uh, yeah, uh, uh)
But if you knew her (Yeah, uh), she lives a lie
She calls the paparazzi, then she acts surprised, oh
Söylesene onu gördün mü? (Yeah)
Hayatını yaşıyor (Uh)
İlgi odağı olmak istemezmiş gibi davransa bile (Uh, yeah, uh, uh)
Ama onu biliyorsun (Yeah, uh)
Yalanlarla yaşıyor
Paparazileri çağırır ve şaşırmış gibi yapar (oh)

Oh, I know what she needs (Oh)
She just want the fame, I know what she fiеnds (Oh)
Give her a little tastе, runnin' back to me (Oh)
Put it in her veins, pray her soul to keep, ooh, ooh
Every night (Every night, uh), she prays to the sky
Flashin' lights is all she ever wants to see
Oh, onun neye ihtiyacı olduğunu biliyorum (Oh)
Sadece ün istiyor
Onun şeytanlarını biliyorum (Oh)
Ona biraz tat verirsem, bana koşarak gelir (Oh)
Damarlarına koy, ruhunu koruması için dua et (ohh, ohh)
Her gece (her gece, uh), gökyüzüne dua ediyor
Yanıp sönen ışıkları görmek onun tek istediği şey

Beggin' on her knees to be popular
That's her dream, to be popular (Hey)
Kill anyone to be popular
Sell her soul to be popular
Popular, just to be popular (Oh)
Everybody scream 'cause she popular (Hey)
She mainstream 'cause she popular
Never be free 'cause she popular
Dizlerinin üstünde popülеr olmak için yalvarıyor
Bu onun hayali, popüler olmak (Hey)
Popüler olmak için birisini öldürеbilir
Popüler olmak için ruhunu satabilir
Popülerlik, sadece popüler olmak (Oh)
Herkes bağırıyor çünkü o popüler (Hey)
O ana akım çünkü popüler
Asla özgür olmaz çünkü o popüler

Money on top of me, money on top of her (Uh)
Money on top of me, money on top of her (Uh)
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular (Uh)
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular
Paralar üstümde, paralar onun üstünde (Uh)
Paralar üstümde, paralar onun üstünde (Uh)
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor (Uh)
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor (Uh)

I know that you see me (Oh), time's gone by
Spent my whole life runnin' from your flashin' lights
Try to own it (Uh), but I'm alright (Yeah)
You can't take my soul without a fuckin' fight (Uh, oh)
Biliyorum beni gördün, zaman geçti
Bütün hayatımı flaşlardan kaçarak harcadım
Sahip olmaya çalış (Uh), ama ben iyiyim (Yeah)
Savaşmadan ruhumu alamazsın (Uh, oh)

Oh, I know what she needs (Oh)
She just want the fame, I know what she fiends (Oh)
Give her a little taste, runnin' back to me (Oh)
Put it in her veins, pray her soul to keep, ooh, ooh
Every night (Every night), she prays to the sky (Oh)
Flashin' lights is all she ever wants to see
Oh, onun neye ihtiyacı olduğunu biliyorum (Oh)
Sadece ün istiyor
Onun şeytanlarını biliyorum (Oh)
Ona biraz tat verirsem, bana koşarak gelir (Oh)
Damarlarına koy, ruhunu koruması için dua et (ohh, ohh)
Her gece (her gece, uh), gökyüzüne dua ediyor
Yanıp sönen ışıkları görmek onun tek görmek istediği şey

Beggin' on her knees to be popular (Uh)
That's her dream, to be popular (Hey)
Kill anyone to be popular
Sell her soul to be popular
Popular, just to be popular (Uh)
Everybody scream 'cause she popular (Hey)
She mainstream 'cause she popular
Never be free 'cause she popular
Dizlerinin üstünde popüler olmak için yalvarıyor
Bu onun hayali, popüler olmak (Hey)
Popüler olmak için birisini öldürebilir
Popüler olmak için ruhunu satabilir
Popülerlik, sadece popüler olmak (Oh)
Herkes bağırıyor çünkü o popüler (Hey)
O ana akım çünkü popüler
Asla özgür olmaz çünkü o popüler

Money on top of me, money on top of her (Uh)
Money on top of me, money on top of her (Uh)
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular (Uh)
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular (Uh)
Money on top of me, money on top of her (Uh)
Money on top of me, money on top of her (Uh)
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular (Uh)
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular
Paralar üstümde, paralar onun üstünde (Uh)
Paralar üstümde, paralar onun üstünde (Uh)
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor (Uh)
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor (Uh)
Paralar üstümde, paralar onun üstünde (Uh)
Paralar üstümde, paralar onun üstünde (Uh)
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor (Uh)
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor (Uh)

I'm gettin' money and I'm keepin' it
I'm gettin' cash and I'm keepin' it
Money on top of me, money on top of her
Yeah, shawty fuck with me 'cause she know I'm popular
Pop-popular, born to be popular
She in debt, twenty mill', but she run it up
She can never be broke 'cause she popular
Turn the webcam on for the followers (Hahahaha)
Para yapıyorum ve onu saklıyorum
Nakit yapıyorum ve onu saklıyorum
Paralar üstümde, paralar onun üstünde
Güzelim benimle sikişiyor çünkü popüler olduğumu biliyor
Pop-Popüler, O popüler olmak için doğdu
Borç içinde, 20 Milyon, ama bunu yönetebiliyor
Asla beş parasız kalmaz çünkü o popüler
Takipçiler için webcami aç

Beggin' on her knees to be popular
That's her dream, to be popular (Hey)
Kill anyone to be popular
Sell her soul to be popular
Popular, just to be popular (Uh)
Everybody scream 'cause she popular (Hey)
She mainstream 'cause she popular
Never be free 'cause she popular
Dizlerinin üstünde popüler olmak için yalvarıyor
Bu onun hayali, popüler olmak (Hey)
Popüler olmak için birisini öldürebilir
Popüler olmak için ruhunu satabilir
Popülerlik, sadece popüler olmak (Oh)
Herkes bağırıyor çünkü o popüler (Hey)
O ana akım çünkü popüler
Asla özgür olmaz çünkü o popüler

The Weeknd, Madonna, Playboi Carti - Popular Türkçe Çeviri